Pazarlamayı çok istediğim ancak satmayacağına neredeyse emin olduğum sevgili ürünüm, hayalim ya da hayal ürünüm; Düşünce Koltuğu.
Finansçı ve üstelik oldukça çulsuz bir geçmiş nedeniyle olsa gerek nesnelere veya yaratıcılığa böyle bir pazar ürünü, ne satar be!, ya da cık ondan iş çıkmaz gibi! gibi tuhaf, kapitalist edalarla bir yaklaşımım vardır, inkar edemem. Bir tane adamakıllı bir finansal başarıya imza atmışlığım olmasa da.
Sevgili düşünce koltuğunun satmayacağını düşünmem, kusura bakmayın, "aman siz de düşünür müydünüz!" "Aa, yok canım!" gibi kaba eleştiriler değil asla. Aksine kendini çürüten öteki düşüncenin varlığı. Yani "nerede düşüneceğimi sana mı soracağım kardeşim!" fikri. İki fikre de sahip olunca kendi ürününü daha kendine pazarlayamamış bir ne yaptığını bilmez oluyor insan.
Ama yine de ısrar ediyorum, düşüncenin düşünen yanında. Yani, düşünsene... bir koltuk var ve sen ona sadece düşünmek için oturuyorsun... özellikle bir şey yapmanın, kesinlikle odaklanarak yapılacağının farkındalığı, düşünce gibi seni oradan oraya uçuracak tüm çağrışımlara izin vererek, seni daha çok sen yapacak yeni bir patika keşfi... kendinde, sende, tamamen sana ait.
Bazılarına, özellikle ciddi müzikseverlere tuhaf gelecektir. Benim müzik dinlemeyi öğrenmem zaman aldı biraz. Müziği sevdiğimi iddia etmekle beraber, müzik her zaman ana yemekle servis edilip pek sevilen salata idi benim için, tamamlayıcı, bütünleştirici, hep bir şeyin yanında. Eğer müziği, müzik dinlemeyi böyle ifade edersem müziğe haksızlık etmiş olmaz mıyım? Müzik, ona ayrılacak gerçek zamanı hak etmiyor mu?
Düşünce de tıpkı müzik gibidir. Ona ayrılacak zamana özlemle ihtiyaç duyar. İşte, düşünce koltuğu da sadece düşünmek için oturulan, başka bir etkinliğe kesinlikle izin vermeyen bir koltuktur. Bir işi bir amaçla yapmak bazen işi zorlaştıran bir husus olur, bilen bilir. Amaca yönelik konsantrasyon, oyun sever beynimiz tarafından acilen bozulmaya çalışılır ama bir gayret. Koltukta oturma süreniz uzadıkça hayatınızla ilgili çözümlerinizin artacağını ve yeni bir keyif kazanacağınızı öneriyorum. Denemesi bedava yani. Ürün yeni diye almanız gerekmiyor, bir koltuğa düşünce koltuğu deyiverin yeter ;)
Hahahhaah:) çok hoşş bir yaklaşım.. so, tembelce sure!
YanıtlaSilBence tembelliği bırak ve takasacak bir şeyin varsa, (ki varr) şu güzel yazılarını süsleyecek bir Akın Çavdarlı karikatürleri koy..Rahat bırak telifsiz gugıl imeclerini derim..
Nereden ulaşıyoruz Akın Çavdarlı karikatürlerine? ;)
Sil